Tarihçe-i Hayat 2.Kısım Barla Hayatı 7.Meselenin Hatimesi
#UHUVVET
Uhuvvet: Allah Rızasını gözeterek kardeş olmak
- Herkesin fıtratı birbirine uymuyor, uzak dursan nefsin için, medresede sadece sevdiğin insanlar için durunca da aynı şekilde nefsin için durmuş oluyosun.
- Farklı fıtratların bir arada hizmet etmesi bile bu Allah rızasını gösteriyor.
- Gençliğinin en güzel en güçlü zamanlarını Allah için feda etsen, Allah bunu mükafatsız bırakır mı?
- Gün içi neyle uğraşıyorsan gündemin odur onu konuşursun.
- Birbirimizin manevi yaralarını sarmamız lazım.
- Medreseye gelmeyi kuran vazifesi görmediğimiz için sorun var.
Sizin tesanüdünüze benim ziyade ehemmiyet verdiğimin sebebi, yalnız bize ve Risale-i Nur’a menfaati için değil belki tahkikî imanın dairesinde olmayan ve nokta-i istinada ve sarsılmayan bir cemaatin kat’î buldukları bir hakikate dayanmaya pek çok muhtaç bulunan avam‑ı ehl-i iman için dalalet cereyanlarına karşı yılmaz, çekilmez, bozulmaz, aldatmaz bir merci, bir mürşid, bir hüccet olmak cihetiyle sizin kuvvetli tesanüdünüzü gören kanaat eder ki bir hakikat var, hiçbir şeye feda edilmez, ehl-i dalalete başını eğmez, mağlup olmaz diye kuvve-i maneviyesi ve imanı kuvvet bulur, ehl-i dünyaya ve sefahete iltihaktan kurtulur. 13.Şua
Hem deme ki: “Halk içinde ben intihab edildim. Bu meyveler benim ile gösteriliyor. Demek, bir meziyetim var.” Hayır, hâşâ! Belki herkesten evvel sana verildi, çünkü herkesten ziyade sen müflis ve muhtaç ve müteellim olduğundan en evvel senin eline verildi. Sözler/246
- Kendimizi üzümün kuru çubuğu gibi bilmeliyiz,.
Hayrı mutlaktan gelen hayrı, güzel bir surette kabul etmemenizden şerre sebep oluyorsunuz.
- Bir doktor ameliyata tek girmiyor.
- Gayemiz bir, hizmetimiz bir olsa faydalı olur,
- Hareket bereketi, hareket kuvveti, cazibeyi getirecek.
Aziz, sıddık, çalışkan kardeşim!
Senin gördüğün vazife-i Kur’aniyenin hepsi mübarektir. Cenab-ı Hak sizi muvaffak etsin, fütur vermesin, şevkinizi artırsın. Uhuvvet için bir düstur beyan edeceğim. O düsturu cidden nazara almalısınız: Hayat, vahdet ve ittihadın neticesidir.
- Hayatımın devam edebilmesi için kainattaki yaratılmış herşeyin kardeşçe vazifelerini yapması gerekmiyor mu?
- Güneş, bulutlar, çiçekler hepsi dayanışma içinde hayatın devam etmesine hizmet ediyorlar. Vahdet ve İttihat.
- Toprağın suya ihtiyacı var, tohumun da suya ihtiyacı var, bulut kardeş gönderiyor.
- En çok yağmur ormana yağıyor, çünkü onlar birlikte. Birlik rahmeti celbediyor.
- Biz bir olsak ne istesek vermez mi?
İmtizaçkârane ittihat gittiği vakit, manevî hayat da gider.
- Maddi hayatın devam edebilmesi için tüm kainat dayanışma içinde çalışıyorsa, bizim de aynı şekilde olmamız gerekir. O zaman uhuvvetime dikkat etmemiz lazım, bunlar da medreseye gelip gitme ile oluyor.
وَلَاتَنَازَعُوافَتَفْشَلُواوَتَذْهَبَرٖيحُكُمْ
İhtilâfa düşmeyin; sonra cesaretiniz kırılır, kuvvetiniz de elden gider. Enfâl Sûresi, 8:46.
işaret ettiği gibi tesanüd bozulsa cemaatin tadı kaçar.
Bilirsiniz ki üç elif ayrı ayrı yazılsa kıymeti üçtür. Tesanüd‑ü adedî ile yazılsa yüz on bir kıymetinde olduğu gibi; sizin gibi üç dört hâdim-i hak, ayrı ayrı ve taksimü’l-a’mal olmamak cihetiyle hareket etseler kuvvetleri üç dört adam kadardır. Eğer hakiki bir uhuvvetle, birbirinin faziletleriyle iftihar edecek bir tesanüdle, birbirinin aynı olmak derecede bir tefani sırrıyla hareket etseler o dört adam, dört yüz adam kuvvetinin kıymetindedirler.
Sizler koca Isparta değil belki büyük bir memleketi tenvir edecek elektriklerin makinistleri hükmündesiniz. Makinenin çarkları birbirine muavenete mecburdur.
- Makinenin çalışması için çarkların birbirine ihtiyacı vardır.
Birbirini kıskanmak değil belki bilakis birbirinin fazla kuvvetinden memnun olurlar. Şuurlu farz ettiğimiz bir çark, daha kuvvetli bir çarkı görse memnun olur. Çünkü vazifesini tahfif (hafifletiyor) ediyor. Hak ve hakikatin, Kur’an ve imanın hizmeti olan büyük bir hazine-i âliyeyi omuzlarında taşıyan zatlar, kuvvetli omuzlar altına girdikçe iftihar eder, minnettar olur, şükreder.
Sakın birbirinize tenkit kapısını açmayınız. Tenkit edilecek, kardeşlerinizden hariç dairelerde çok var. Ben nasıl meziyetinizle iftihar ediyorum, o meziyetlerden ben mahrum kaldıkça sizde bulunduğundan memnun oluyorum, kendimindir telakki ediyorum. Siz de üstadınızın nazarıyla birbirinize bakmalısınız. Âdeta her biriniz ötekinin faziletlerine nâşir olunuz.
- Bir adam nefsiyle uğraşıp buraya geldiğinde konuşacak birini bulamazsa, bir daha gelmesi zorlaşır.
- Bir merhaba bekleyen bu kardeşlere yardımcı olmak gerekir.